Sunday, April 22, 2007

zil
  • Bir yerin zilini çalmak o yerin mahremiyetine kendi rızanla dahil olmaktır.
  • Girdiğim mekanın gizini delerken, o delik gize kendimi dahil ederim.
  • Açılacak olan kapının ardında ne olduğunu bilemeyiz, sadece tahmin edebiliriz. Birisinin kapısını çalmak çok süper bir şeydir.
  • Ayrıca konuşan kapı zilleri vardır. zile basınca "misafiriniz geldi, lütfen kapıyı açın" gibi bir cümleyi tekrarlar.
  • Konuşan ziller bana Tansu Çiller'i hatırlatır.. neden?
  • "Misafiriniz geldi, lütfen kapıyı açın" diyen zil, arafın bir tanımı gibi, ne sahip ne misafir.
  • Kuş sesi çıkartan kapı zillerini sevmem.
  • Hiç bir yere ait olmayan bir zil çok acayip olur.
  • Öyle bir zil görsem hemen çalmak isterim.
  • Çaldığım zili duymadığım zaman rahatsız olurum. Kapımdaki zilin üzerinde ismim yazmıyor.
  • Bir zili olmayan kişiler toplum tarafından pek hoş karşılanmazlar.
  • Zili olmayan bir kişi başkasının zilini çalmaktan çekinir çünkü ev sahipleri iade-i ziyaret'i çoktan icat etmişlerdir bile.
  • Zili çalmayan kişilerin camına küçük bir taş atılır.
  • Zil, sesli bir uyarı sistemidir.
  • Kapı çalmak misafirin kimliğini ifşa ederken, zil çalmak daha çok ev sahibinin kimliğini ifşa eder. misafirin zille kendini ifade etmesi zordur.
  • Zilden yalnızca bir tek ses çıkar. bu bakımdan zil, misafirin kimliğini kapı açılana dek gizler. gelen postacı olsa bile..
  • Genelde yıkım ekipleri kapıyı çalmak yerine yumruklamayı tercih eder...
/ıslak mendil

2 comments:

soan said...

fevkalade metinmis, nese palamutu da cabasi.

Akif Tek said...
This comment has been removed by the author.